Recai Bey Türkiye Cumhuriyeti’nin mantığını çok iyi anlamış bir valiydi. Atatürk’ün, Cumhuriyet için çizdiği yol, çağdaş medeniyet seviyesine çıkılmasıydı. Bunun yolu ise, memleket çocuklarının çalışmalarından ve iyi eğitim görmelerinden geçmekteydi. Bunların olması için halkın ekonomik durumunu düzeltmek, sosyal, kültürel ve bilimsel faaliyetler için tesisler gerekliydi. Bunların Muğla’da olması için

gayret etti. Yörede tavukçuluğun, arıcılığın, kilim ve halı dokumacılığının ve zeytinciliğin gelişmesini desteklemiştir. Muğla Stadı’nı, Tekel Binası’nı yaptırmış, Marmaris yolunu genişletmiştir. Unutulmamalı ki o yıllar yollar, kazma ve kürekle çalışarak yapılmaktadır.

      Datça’ya turistik otel, Muğla’ya Orman İşletme binasının yapımı, Sebze Hali, Şehir Kulübü, Karabağlar’ın düzenlenmesini, sağlık alanında çalışmaları, trafik levhalarının konulması gibi çalışmaları gerçekleştirilmiştir. Çok çalışkan bir validir ve halka da çok yakın durmuştur. Recai Bey zamanındaki çalışmalara tanık olmuş olan Ziraat Teknikeri Hasan Nuri Öncüler, valinin o özelliğinden şöyle bahsetmiştir.

“… İşleri takip eder, herkesin çalışmasını sağlardı. Yalnız merkezde değil, ilçelerde, köylerde her tarafta, köylerdeki kır bahçesine kadar herkes denetim merkezi içerisindeydi. Çalışanı çok severdi, eğer çalışanların canı gönülden çalıştıklarını görürse, kimse onu gözünden düşüremezdi. Bunu takip edip, onu memnun etmenin yollarını arardı, ama çalışmıyorsa, onu yerinde tutmaz ve hele hele yalan dolanla aldatmaya çalıştı mı barındırmazdı. Üç yıl kadar kısa sürede yaptığı işleri insanın hafızası almıyor. Bunları nasıl yapabildi diyorum kendi kendime. İnsanları nasıl idare edeceğini, nasıl yönlendireceğini ve göreve nasıl sevk edeceğini çok iyi bilirdi Çalışan, çalışkan insanları çok severdi, onlara elinden ne geliyorsa o ölçüde yardımcı olurdu.”(*)

 Recai Bey’in Muğla’daki son yılında, II. Dünya Savaşı çıkmış, Ege’de İngiliz Alman hava kuvvetleri çatışması yaşanırken, İngiliz uçaklarının vurduğu bir Alman uçağı Muğla hava sahasına girmiş ve Hamursuz Dağı tarafına düşmüştür. Bu çatışmaların Muğla’ya yakın olması ve halkın uyarılması için kente(canavar Düdüğü) yani siren koydurmuştur.

      Recai Güreli Muğla’ya çok önemli eserler kazandırmıştır. Halkın durumunu görmüş, onların bu zor şartlardan kurtulması için çalışmıştır. Halkla iç içe yaşamış, o  yıllarda5 Muğla’nın gidilmesi güç en ücra yerlerine kadar gidip, halka yardımcı olmaya çalışmıştır. Ne var ki 1957’de Muğla Milletvekili adayı olduğunda sistemin yapısı nedeniyle seçilememiştir. Görüyoruz ki, Muğla’ya, Cumhuriyet’in gönderdiği valiler, kişilikli, çalışkan ve özverili kişilerdir. Onların yaptıkları yeni kurulmuş bir cumhuriyetin kıt kaynaklarıyla gerçekleştirdikleridir ki, bunlar, dönemine göre çok takdir edilecek çalışmalardır.  Bir kız babası olan Vali Recai Güreli 1960 yılında Ankara’da vefat etmiş, cesedi, Cebeci Mezarlığı’na gömülmüştür.

---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

(*)- Selahattin Sapmaz- Atatürk’ün Muğla Valisi Recai Güreli- Gelermat Mat.