Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Hamas'ın Sayın Trump'ın barış planına verdiği cevabı memnuniyetle karşılıyoruz. Hamas, daha önce defalarca yaptığı gibi barışa hazır olduğunu gösterdi. Böylece bölgemizde kalıcı barış için bir fırsat penceresi aralandı." dedi.

Erdoğan, burada gerçekleştirdiği konuşmada, Gazze'de iki yıldır devam eden soykırımın durdurulması için yoğun çaba içerisinde olduklarını ifade etti.

İnsani yardımdan diplomatik temaslara her alanda imkanları seferber ettiklerini vurgulayan Erdoğan açıklamalarına şöyle devam etti: "Amacımız Gazzeli kardeşlerimizi bir an önce huzura, barışa ve güvenliğe kavuşturmaktır. Geçen hafta hem New York'ta hem de Washington'da bu yönde temaslarda bulunduk. İnsani felakete dikkat çektik. Mazlumların sesi olduk. Birleşmiş Milletler'de Gazzeli çocukların yaşadığı acıları fotoğraflarla tüm dünyanın gündemine taşıdık.

“HAMAS, DAHA ÖNCE DEFALARCA YAPTIĞI GİBİ BARIŞA HAZIR OLDUĞUNU GÖSTERDİ”

Barış için atılması gereken adımları değerlendirdik. Ardından MİT Başkanımızı Katar'a, Dışişleri Bakanımızı Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'ne gönderdim. Dün akşam Sayın Trump'la olan telefon görüşmemizin en önemli gündemi yine Gazze'ydi. Gazze'ye barışı ve istikrarı getirmekti. Hamas'ın Sayın Trump'ın barış planına verdiği cevabı memnuniyetle karşılıyoruz. Hamas, daha önce defalarca yaptığı gibi barışa hazır olduğunu gösterdi. Böylece bölgemizde kalıcı barış için bir fırsat penceresi aralandı.

Tek bir masumun daha ölmemesi ve Gazzeli yavruların yüzünün gülmesi için ne yapılması gerekiyorsa Türkiye olarak bunu yapmaya devam edeceğiz.

"GAZZELİ MAZLUMLARA DAYANIŞMA MESAJLARIMIZI İLETİYORUM"

Küresel Sumud Filosu'nun umut yolcularını da ülkemize getiriyoruz. Öyle zannediyorum ki bir saat sonra İstanbul Havalimanı'na Sumud Filosu'nun sadece Türkiye'den gidenler değil, Malezya ve farklı ülkelerden de bazı 'Sumud Filosu' yolcuları gelen kafilenin içerisinde yerlerini alacaklar. Bir saat sonra İstanbul'a inmiş olacaklar. Rabbim, Gazze'nin huzura kavuştuğunu görmeyi bize, milletimize, Filistin davasına destek olan vicdan sahibi herkese nasip etsin diyorum. Buradan Gazzeli mazlumlara dayanışma mesajlarımızı iletiyor, Türkiye'nin her zaman yanlarında olacağını tekrar ifade ediyorum." ifadelerini kullandı.

"SARSINTI, BİZE MARMARA'DA DA ELİMİZİ ÇABUK TUTMAMIZ GEREKTİĞİNİ HATIRLATTI"

Deprem, malumunuz, ülkemizin en sancılı gerçeği. 6 Şubat'ta yaşadığımız asrın felaketinde depreme dayanıklı binaların ne kadar önemli olduğunu hep beraber gördük. Perşembe günü yaşanan 5 büyüklüğündeki sarsıntı, bize Marmara'da da elimizi çabuk tutmamız gerektiğini hatırlattı. İstanbullu kardeşlerime tekrar geçmiş olsun diyorum. Depremi engellemek elimizde değil ama can ve mal kayıplarının önüne geçmek mümkün. Bunun için kentsel dönüşüm projeleri hayati öneme sahip. Büyükşehir Belediye Başkanlığımızdan itibaren bizim kentsel dönüşüm meselesindeki hassasiyetimizi herkes çok iyi bilir. Sultanbeyli'deki kentsel dönüşüm çalışmalarına da bu anlayışla hız verdik.

Kardeşlerim, bakınız bunu özellikle şunun için söylüyorum. Yıllarca bizim projelerimiz 'rantsal dönüşüm' diyerek çamura attılar. İşin bir yanından tutmak yerine vatandaşı kışkırtıp çabalarımızı sabote etmeye kalktılar. Peki sonra ne oldu? Olan maalesef millete oldu. Bizim yüreğimiz yandı. 'Rantsal dönüşüm' iftirasıyla projelerimize kara çalanların hiçbiri 6 Şubat depremlerinde ortalıkta yoktu. En fazla bir iki fotoğraf çektirdiler, sonra sırra kadem bastılar. Ama biz hamdolsun tüm kapasitemizle deprem bölgesindeydik. Halen 3 bin 481 şantiyemizle oradayız. Şehirlerimizi tekrar ayağa kaldırana kadar da inşallah oralardan ayrılmayacağız.

"ÖNÜMÜZDEKİ AY 350 BİNİNCİ KONUTUMUZUN KURASINI ÇEKİYORUZ"

Geçen ay 304 bininci yuvamızın anahtarlarını teslim ettik. Önümüzdeki ay 350 bininci konutumuzun kurasını çekiyoruz. Yılbaşına kadar toplam 453 bin bağımsız bölümü hak sahibi ailelerimize teslim etmek için gece gündüz çalışıyoruz. 'Bedava oy vereceğiz' diyerek meydanlarda ahkam kesenleri ise bir daha bölgede gören, duyan olmadı. İzmir'de TOKİ'den bile iyi olacak iddiasıyla başlattıkları projede de sonuç büyük bir hüsran oldu. Binlerce vatandaşın parasını aldılar, insanımızı boş yere umutlandırdılar, sonra da milleti dolandırıp yüzüstü bıraktılar. Şimdi mahkemede bunun hesabını veriyorlar. Kötüledikleri TOKİ'miz ise vatandaşa güvenli, dayanıklı, hesaplı yuvalar inşa etmeye devam ediyor. Bugüne kadar 1 milyon 740 bin sosyal konut üreten TOKİ'miz, projelerine yenilerini ekliyor.

"ARTIK DEVLET OLARAK VATANDAŞIMIZA BİZ KİRALIK KONUT VERECEĞİZ"

'Yüzyılın Konut Projesi'ni geçen kabine toplantımızda açıkladık. 81 ilimizde 500 bin sosyal konut inşa etmek için düğmeye basıyoruz. İstanbul'daki fahiş kira artışlarını dengelemek için TOKİ eliyle ilk kez 'Kiralık Sosyal Konut Kampanyası'nı hayata geçireceğiz. Artık devlet olarak vatandaşımıza biz kiralık konut vereceğiz. Projenin detaylarını önümüzdeki günlerde milletimizle paylaşacağız.

Aziz kardeşlerim, tüm bu gerçekler ortadayken biz bunlara 'millete yanlış yapmayın, biraz dürüst olun' deyince beyler hemen rahatsız oluyor. Peki buradan soruyorum: Halkın parasını oy vaadiyle alıp bunları iç etmek tokatçılık değil midir? Bedava ev sözü verip sonra bir daha hiç oralı olmamak dolandırıcılık değil midir? Meydanlarda bol keseden atıp tutup sonra bunların arkasında durmamak yalancılık değil midir?

Havadan görünümüyle labirenti andıran Dalyan Kanalı, ekimde de turist çekiyor
Havadan görünümüyle labirenti andıran Dalyan Kanalı, ekimde de turist çekiyor
İçeriği Görüntüle

Öyle ya, madem yapmayacaktınız, milleti niçin umutlandırdınız? Madem çark edecektiniz, vatandaşa onca sözü niçin verdiniz? Biz bunları sizin yüzünüze çarpmayalım mı? Bunları size hatırlatmayalım mı? Bunların peşine milletimiz adına düşmeyelim mi? Kusura bakmayın, biz milletin hak ve hukukunu korumakla mükellefiz. Bu görevimizi de Allah'ın izniyle sonuna kadar yerine getireceğiz. Aynı şekilde yargı ve emniyet mensuplarımız da vazifelerini yapacak. Buna tehditleriniz, hakaretleriniz, yargı ve emniyetimizi hedef göstermeniz engel olmayacak.

Ortada harcanan milyarlar var ama eser yok, hizmet yok, icraat yok. Şimdi bunun hesabı yargımız tarafından sorulmasın mı? Meblağlar büyümüş ama sorunlar küçülmemiş, hatta daha da artmış. Kesilen faturaların tutarı büyürken hizmetin kalitesi değil, suç örgütünün banka hesapları büyümüş, ahtapotun kolları büyümüş, bavulların ebatı büyümüş, bir de döviz dolu baklava kutularının hacmi büyümüş.

“BİZ 86 MİLYONUN EMANETİNİ TAŞIYORUZ. MİLLETİN HAK VE HUKUKUNA SAHİP ÇIKMAKTAN BİZİ KİMSE ALIKOYAMAZ”

Yetimin, öksüzün, esnafın, emekçinin, emeklinin parası bir avuç soyguncu tarafından talan edilmiş, gasp edilmiş, birilerine peşkeş çekilmiş. Bu soygun düzenine bizzat kendileri göz yummuş. Şimdi bunlar ortaya dökülünce CHP'nin başındaki zat, 'siyasi operasyon' diyerek belediye soyguncularına sahip çıkıyor. İyi de bu skandalları ihbar eden yine CHP'liler değil mi? Rüşveti alan da veren de bunu ihbar eden de kendi partisinden. İhbar gelmiş, yargı ve emniyetimiz de anayasal görevini yerine getirmiş. Ne yapsalar? Yolsuzluğa sizin gibi yol mu verselerdi? Beyefendi hiç alınmasın, hiç gücenmesin. Kendi cürümleri için başkalarını da hiç suçlamasın. Kaç kişinin hakkına girdilerse, kamunun kaynaklarını kimlere peşkeş çektilerse hepsinin hesabını mahkemelerde tek tek veriyorlar, verecekler.

Tekrar söylüyorum. Biz 86 milyonun emanetini taşıyoruz. Milletin hak ve hukukuna sahip çıkmaktan bizi kimse alıkoyamaz. CHP'nin başındaki zat hiç alıkoyamaz. Biz bunun takipçisi olacağız. Her fırsatta yaptıklarını yüzlerine vuracağız.

“BU SOYGUN DÜZENİNE BİZZAT KENDİLERİ GÖZ YUMMUŞ”

Yetimin, öksüzün, esnafın, emekçinin, emeklinin parası bir avuç soyguncu tarafından talan edilmiş, gasp edilmiş, birilerine peşkeş çekilmiş. Bu soygun düzenine bizzat kendileri göz yummuş. Şimdi bunlar ortaya dökülünce CHP'nin başındaki zat, 'siyasi operasyon' diyerek belediye soyguncularına sahip çıkıyor. İyi de bu skandalları ihbar eden yine CHP'liler değil mi? Rüşveti alan da veren de bunu ihbar eden de kendi partisinden. İhbar gelmiş, yargı ve emniyetimiz de anayasal görevini yerine getirmiş. Ne yapsalar? Yolsuzluğa sizin gibi yol mu verselerdi? Beyefendi hiç alınmasın, hiç gücenmesin. Kendi cürümleri için başkalarını da hiç suçlamasın. Kaç kişinin hakkına girdilerse, kamunun kaynaklarını kimlere peşkeş çektilerse hepsinin hesabını mahkemelerde tek tek veriyorlar, verecekler.

Tekrar söylüyorum. Biz 86 milyonun emanetini taşıyoruz. Milletin hak ve hukukuna sahip çıkmaktan bizi kimse alıkoyamaz. CHP'nin başındaki zat hiç alıkoyamaz. Biz bunun takipçisi olacağız. Her fırsatta yaptıklarını yüzlerine vuracağız.”

Muhabir: YELDA ERGEZEN