Kira artışında yüzde 25 sınırını getiren düzenleme, sadece konutları kapsadığı için, iş yeri kira artış oranlarında aynı kriterler uygulanmıyor.

İş yeri kiralarında sabit orana göre zam yapılması zorunlu olmazken, iş yerlerinde Tüketici Fiyat Endeksi’nin (TÜFE) 12 aylık ortalamasına göre kira artışı yapılması gerekiyor.

Karara uymayarak, mülk sahiplerinin zam oranlarında TÜFE ortalamasının uygulanmadığı görülürken, yaptıkları zam oranlarıyla kiracıları mağdur ettikleri konusunda gazetemize çok sayıda şikâyet ulaşıyor.

Mülk sahiplerinin fahiş kira isteği kiracıları isyan noktasına getirirken, çaresizce ortada bırakıyor.

MUĞLA’DA 2025-2026 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI HAZIRLIKLARI TÜM HIZIYLA DEVAM EDİYOR
MUĞLA’DA 2025-2026 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI HAZIRLIKLARI TÜM HIZIYLA DEVAM EDİYOR
İçeriği Görüntüle

Muğla’nın Datça ilçesinde esnaflık yapan 3 çocuk babası Enver Aydın 2019 yılından bu yana kiraladığı iş yerinde ailesinin geçimini sağlıyor.

“RESMEN FIRSATÇILIK”

4 yıldır düzenli bir şekilde kirasını ödediğini dile getiren esnaf Aydın, iş yeri sahibinin kontrata ve kira artışlarını her yıl makul bir seviyede arttırılması gerektiğini ancak iş yeri sahibinin kirayı yaklaşık 4 kat arttırmak istediğini iddia eden Esnaf Enver, “Bu kadar fazla zammı kabul etmedim. Tahliye davası açtı. Mahkemeyi kaybetsem bile, üst mahkeme yoluna başvuracağım. Bu yapılan resmen fırsatçılık” dedi.

Mağduriyetini gazetemize anlatan esnaf Enver Aydın şöyle konuştu:

“Dükkan sahibi aradı, kiraya zam yapalım dedi. ‘Her türlü 1 yıllık anlaşmam var. Fırsatçılık yapma’ dedim. Olmaz dedi, yapacağım dedi. Daha sonra hakkını kullanacağını dile getirip, tahliye davası açtı. 2019 yılından bu yana kontratım mevcut. Piyasanın durumundan dolayı, kirayı yükseltmesi gerektiğini söyledi. Böyle bir kanun mu var? Ardından, ben ilk kontratı imzaladığım zaman tüfe oranı yüzde 10, şimdi yüzde 70 olduğu için bir de beni 13 bin TL borçlu çıkartarak, mahkemeye verdi. Şu ana kadar borcum yoktu ki hadi var sayalım neden 4 yıldır neden bekledi? Rakamları görseniz kafayı yerseniz. 3 lira, 5 lira, 50 lira. Toplamış bana borç olarak sunmuş. Kanun hakkını kullansın ama ben de kullanacağım. Çıkmayacağım. Bu resmen fırsatçılık. Biz esnafız. Mağduruz. Ev geçindiriyoruz. Bu kadar kolay mı? 4 bin lira kira öderken, 15 bin TL kira ödemek ne demek.”

Olaya ilişkin bir evrağın, son ödeme tarihinde eline ulaştırıldığını iddia eden esnaf Aydın, “PTT’den bana evrak geliyor. Son ödeme tarihi ile evrağın bana getirildiği tarih aynı. Bana teslim aldığın tarih geçerli dediler. Ben de avukata gittim, karşı dilekçe yazmam gerektiği söylendi yazdım, adliyeye gittim. Bu seferde 30 günü geçtiği için, dilekçem kabul edilmedi. Öncesinde tebligat falan gelmesi gerekirken, bana gelen kağıtta son ödeme tarihi ile evrağın bana gelme tarihi aynı. Avukatım, böyle bir şeyin olmasının imkânsız olduğunu söylese de yine bir şey gelmedi elimizden” dedi.

“ESNAFLARIN KİRALARI YÜZDE 300 ARTTI”

Haklı olmasına rağmen, dava süreci ile ilgili uyarıldığını iddia eden Aydın, “Yok, damadı başhekim, yok siyasi gücü var. Esnafım ben. Her kurumdan, her makamdan ister istemez tanıdığım var ama kime gitsem, ‘Akıllı ol Enver, sen kimsin? Datça’da küçük çaplı esnafsın. Onlar kim biri eczacı, biri başhekim. Kaybedersin, sen kendine yeni bir dükkân bak. Siyasi baskı var’ şeklinde bana gelenler var. Kaybetsem de bu işin üst mahkemesi var. Sonuna kadar direneceğim.Elimden geldiği kadar işi yokuşa süreceğim. Benim dükkânımın yanındaki bütün esnafların kiraları yüzde 300 arttı. Datça’da benim yaşadığım mağduriyeti yaşayan en az otuz kişi var. Sayı her geçen gün artıyor. Bu kadar zamlı kirayı ödeyemem, 35 günlük bebeğim var benim. Üç çocuk babasıyım” şeklinde konuştu.