Şevket Sabancı Kültür Merkezi’nde sanatseverlerle buluşan serginin açılışına çok sayıda sanatsever katıldı. Açılışta bir konuşma yapan Bodrum Belediyesi Başkan Vekili Kanat Özsert, sergiye katılmaktan dolayı çok mutlu olduğunu ifade ederek şunları dile getirdi;
“Bugün sizlerle birlikte olduğum için, sanat dolu bir gün geçireceğimiz için çok mutluyum. Muzaffer Hocam, benim çok sevdiğim, çok değer verdiğim bir sanatçı. Kendisiyle kısa zaman önce tanışsak da kaliteli iletişim kurarak çok sevdiğim birisi haline geldi.”
Ressam ve Yazar Muzaffer Akyol, Bodrum’daki ilk büyük sergisini açtığını ifade ederek şöyle dedi;
“Bu kültür merkezinde yer almak tabi ki çok değerli. Bu ülkenin bir sanatçısı olarak üretmenin ne kadar değerli ve önemli olduğunu biliyorum. Sergideki resimlerim anlatılmaz yaşanır. İçerisinde hikayesi olan, masalı olan, şiiri olan, felsefesi olan resimler. İzleyicinin anladığı benim kabulümdür.”
Yaklaşık 80 eserin yer aldığı sergi, 10 Eylül tarihine kadar açık kalacak.
Serginin ismi, Akyol’a yöneltilen “Bir süper gücünüz olsaydı ne olurdu?” sorusuna verdiği yanıttan doğdu: “Kâinatın anahtarına sahip olmak isterdim!”
Bu yanıt, Akyol’un sanata ve hayata dair felsefesinin de metaforik bir yansıması. Sanatçı bu fikri şöyle açıklıyor: “Kâinatın anahtarını elinde tutan, eşitliği, adaleti, barışı ve dengeyi hakim kılacak kudreti ve felsefeyi de elinde tutar.”
“Kâinatın Anahtarı” isimli sergi, bu fantastik ve aynı zamanda devrimci arayışın sanattaki izlerini sürüyor. Muzaffer Akyol’un yeni dönem işlerinde, bu sembol farklı formlarda karşımıza çıkıyor:
Sanatçı, yeni yaptıklarında bugünün karanlığına karşı bir devrim çağrısının da altını çiziyor. Adaletsizlik, eşitsizlik, savaş, kan ve gözyaşıyla örülmüş bir çağda Akyol, kâinatın anahtarıyla barışın, özgürlüğün ve eşitliğin kapısını açma arzusunu yapıtlarına taşıyor. Sergide ayrıca, sanatçının 1980’li, 90’lı ve 2000’li yıllara ait bazı eserleri de yer alıyor. Bu seçki, Akyol’un uzun soluklu sanatsal yolculuğunu, temalarının ve estetik dilinin zaman içindeki dönüşümünü izleyiciye bir bütün olarak sunuyor.
Mitolojiyle, kadim felsefelerle, bireysel ve toplumsal isyanlarla iç içe geçmiş bu eserler, izleyiciyi yalnızca görmeye değil, bugünün kaosunu düşünmeye, çözmeye ve kendi iç anahtarını bulmaya çağırıyor.
Muzaffer Akyol kimdir?
1945 yılında Trabzon’da doğan Muzaffer Akyol, 1974 yılında, Devlet Güzel Sanatlar Akademisi Yüksek Resim bölümünden mezun oldu. Eğitim yıllarından itibaren sanat yaşamında geleneksel Anadolu kültürünü, bu kültürün mitolojisini, felsefesini, şiirini ve evrensel insani değerleri temel aldı. Çok katmanlı ve simgesel anlatımıyla resimlerinde doğa, insan ve evren ilişkisini özgün bir dille yorumladı. Yurt içi ve yurt dışında pek çok kişisel ve karma sergi açan sanatçının eserleri, Türkiye’de olduğu kadar Avrupa, Amerika ve Uzakdoğu’da da çeşitli koleksiyonlarda yer almaktadır. Sanat anlayışında özgürlük, birlik, adalet ve yaşamın şiirselliği temel kavramlar olarak öne çıkar. Akyol, resminin yanı sıra şiirleriyle de Anadolu’nun kadim bilgeliğini günümüz sanatına taşımayı sürdürmektedir. Muzaffer Akyol, Bodrum ve İstanbul’da yaşamakta ve üretmektedir.