YÜZDE 90’INI AŞI OLMAYANLAR

YÜZDE 90’INI AŞI OLMAYANLAR

Neval ArslanSon zamanlarda aşı konusunda vatandaşlar tarafından, tereddütsüzlük ve aşı karşıtı yapılan paylaşımlar doğrultusunda 2’inci ve 3’üncü doz aşılamada vazgeçişler görüldü.Varyant virüsler ne kadar kısa sürede kontrol altına alınıp, hastalık yapmaz duruma gelirlerse aşının da o zaman son bulacağını belirten Muğla Tabip Odası Başkanı Dr. Cafer Şahin, aşı yaptırmama eğiliminin doğru bir durum olmadığını ifade etti.Aşı...

A+A-

Neval Arslan

Son zamanlarda aşı konusunda vatandaşlar tarafından, tereddütsüzlük ve aşı karşıtı yapılan paylaşımlar doğrultusunda 2’inci ve 3’üncü doz aşılamada vazgeçişler görüldü.

Varyant virüsler ne kadar kısa sürede kontrol altına alınıp, hastalık yapmaz duruma gelirlerse aşının da o zaman son bulacağını belirten Muğla Tabip Odası Başkanı Dr. Cafer Şahin, aşı yaptırmama eğiliminin doğru bir durum olmadığını ifade etti.

Aşı da tereddüt etmenin söz konusu dahi olamayacağının altını çizen Başkan Şahin, “İnsanlar ölmeye, yoğun bakımlarda yatmaya başladı tekrardan. Aşı korumuyor noktasında yanlış ve yalan haberler yayınlanıyor. Bu doğru değil. Hem Sağlık Bakanlığı’nın hem de Dünya Sağlık Örgütleri’nin açıklamalarına göre şuanda hastanelerde yatanların yüzde 90’ınının aşı olmayan insanlar olduğu biliniyor. Ya da tam doz aşısını yaptırmayan insanlar. Ölen dünya ve ülke vatandaşlarına baktığımızda da aşı yaptırmayanların oranı yüzde 95’in üzerinde. Buna rağmen aşıya karşı olmak, aşı tereddüttü yaşamak doğru bir yaklaşım değil.” diye konuştu.

Yetkililer tarafından yapılan uyarılar kapsamında, Delta varyantının toplumdaki bulaşıcılığının daha fazla yoğunlaştığı açıklandı.

3’ÜNCÜ DOZ GEREKLİ

Başkan Şahin, Sinovac aşısı ile ilgili 3’üncü ve 4’üncü doz aşılamaya ilişkin önemli mesajlar verdi. 2’inci doz Sinovac olanlar için 3’üncü dozun gerekli olduğunu söyledi.  BioNTech aşısı içinse henüz 3. doz zorunluluğu olmadığını belirtti.

Yapılması gerekenin bilim insanlarının genel açıklamalarına ve Uluslararası Sağlık Örgütlerinin açıklamalarını dikkate almak olduğunu dile getiren Başkan Şahin, “2 doz Sinovac aşısı tam bir koruma sağlamıyor. Onun için 3’üncü bir doz aşı ihtiyacı doğdu. 3’üncü bir doz aşı sadece Türkiye’de uygulanan bir uygulama değil. Dünya genelin de de bilim insanlarının önerisi koruyuculuğu tam olmayan Sinovac aşısının uygulanmasının üzerinden belli bir süre geçtikten sonra daha etkin bir aşı ile virüse karşı bağışıklığın vücuda hatırlatılması lazım. O nedenle 3’üncü doz bir aşı gerekli. Türk Tabipleri Birliği ve Türk Tabipleri Odası olarak biz bilim insanlarımızın ve bu konuda çalışma yapan halk sağlığı uzananlarının görüşleri doğrultusunda hareket ediyoruz. Bu konuda tereddüttü ortadan kaldırmak gerekiyor. Aşılar hakkında yalan, yanlış, bilimsel olmayan bilgilerin basına yansıması sonucu tereddüt oluşuyor.  Bu bilgiler çok daha sağlıklı, bilimsel verilerle desteklenmiş görüşler üzerinde hareketle idealini bulabilir.” dedi.

AŞILAMA ORANI SÜRECİ BELİRLEYECEK

Aşı dozlarının artmasının varyant virüsünün mutasyona uğramasıyla ilişkili ve hastalıktaki etkisine bağlı olduğunu söyleyen Başkan Şahin, “Biontech aşısının 1’inci dozun virüse karşı etkisi yüzde 80’lerin üzerinde bir koruma sağlıyor. 2’inci dozda yüzde 95-98’lere yakın bir koruma sağlıyor. Onun için 3’üncü doz şuanda Biontech’te önerilmiyor. 3’üncü doz yapılabilir mi? Varyant virüslerin etkisine bağlı. Varyant virüslerin genetik değiştirmesiyle alakalı bir durum. 6 ayda bir aşı zorunluluğu da gelebilir. Bu tamamen toplumun, bizden bağımsız olarak dünyadaki insanların aşılanma oranı ile alakalı. Virüsün varyant virüs etkisinin sonlanmasıyla alakalı bir durum.” diye konuştu.

“Varyant virüsler ne kadar kısa sürede kontrol altına alınıp, hastalık yapmaz duruma gelirlerse aşı da o zaman son bulacak” diyen Başkan Şahin, “Dolayısıyla aşı yaptırmama eğilimi doğru bir durum değil. Hala Pandemi ülkemizde ve dünyada devam ediyor. En son ki verilerde Türkiye’de 20 bine yakın vaka var. Ölüm sayıları 200’ün üzerine çıktı. Bu durumun ciddiyetini gösteriyor. Hafife alınacak bir durum değil. Aşı da tereddüt edecek bir durum söz konusu olamaz.” şeklinde konuştu.

HASTANEDE YATANLAR AŞI OLMAYANLAR

Virüs salgınından dolayı ölümlerin ve yoğun bakımda yatış sayılarında tekrardan bir artış görüldüğüne dikkat çeken Başkan Şahin, “Aşı korumuyor noktasında yanlış ve yalan haberler yayınlanıyor. Bu doğru değil. Hem Sağlık Bakanlığı’nın hem de Dünya Sağlık Örgütlerinin açıklamalarına göre şuanda hastanelerde yatanların yüzde 90’ınının aşı olmayan insanlar olduğu biliniyor. Ya da tam doz aşısını yaptırmayan insanlar. Ölen dünya ve ülke vatandaşlarına baktığımızda da aşı yaptırmayanların oranı yüzde 95’in üzerinde. Buna rağmen aşıya karşı olmak, aşı tereddüttü yaşamak doğru bir yaklaşım değil.” dedi.

15 YAŞ ÜSTÜNE AŞI UYGULAMASI

Türkiye’de Yüksek Öğretim Kurumları’na kayıt yaptıracak 18 yaşından küçük kişiler de aşı talebinde bulunmaya başladı. Yurtdışına eğitime giden ve ilgili ülke kuralları gereği aşı olması gereken ancak ülkemizdeki yaş sınırının altında kalan çocuklar ise velilerinin müracaatı halinde aşıları yapılabiliyor.  E-Nabız web sayfasından girerek veliler çocukları için aşı talebinde bulunabiliyor

Bununla birlikte 12 yaşından büyük ve kronik hastalığı olan çocuklar için de aşı tanımlaması yapılmış durumda.

Merkezi otorite, Sağlık Bakanlığı, illerde valilikler ve il sağlık müdürlükleri devreye girerek, okul dönemi başlamadan 15 yaş üzeri çocukların hızla aşılanması gerektiğini belirten Başkan Şahin, “Aşısını yaptırmayan okul çalışanlarının ki öğretmenler başta olmak üzere, öğrencilerle buluşturulması doğru bir adım olmayacak. Türk Tabipler Birliği ve Tabip Odası olarak biz, okulların ilk açılması gereken kurumlar olduğunu düşünüyoruz. Eğitim, özellikle yüz yüze eğitim çok önemli. Bu gerçekleştirebilmek için de tüm okul çalışanları ve öğretmenlerin hızlı bir şekilde aşılanması gerekiyor. Aşısını yaptırmak istemeyenlerin ise okuldan uzak tutulması gerekiyor.” dedi.

GERÇEKLİK PAYI YOK

“Son zamanlarda sosyal medyada “aşı yapılanlarda ölüyor, hastanelik oluyor, yoğun bakımlık oluyor” gibi yapılan değerlendirmeler çok yanlış” diyen Başkan Şahin, “Böyle bir gerçeklik yok. Hangi alanda ve konumda olursa olsun, tamamen sorumsuz insanların yalan, yanlış bilgi paylaşımlarıdır.” şeklinde konuştu.

VAKA SAYISI VE PCR TESTİ POZİTİFLİĞİNDE ARTIŞ VAR

Birinci doz aşılamada en yüksek orana ulaşan Muğla’nın haritadaki rengi ise mavi durumda görülürken, Hayat Eve Sığar (HES) mobil uygulamasındaki Coronavirüs yoğunluk haritasında Muğla ve tüm ilçeleri kırmızı renkte görünerek yüksek riskli bölge içerisinde yer alıyor.

Muğla'da hastane yatış oranlarında belirgin yükselme olmadığını belirten Başkan Şahin, “Hastanede yatan hasta sayısı yoğun bakımlarda yatan hasta sayılarında bariz bir yükseliş yok. Buda Muğla'daki aşı oranının yüksek olma olasılığına bağlı. Muğla Türkiye'ye bir örnek. Muğla'da aşı oranı yüksek, hastaneye yatış oranı az ve ölüm oranı düşük. Aşı sayesinde biz buna ulaştık. Şuanda ki yoğun bakımlarda yatan hastalar ve hastanede yatan hastaların yüzde 95'i aşısını olmayan ya da tam aşılı olmayan hastalar. Vakaların dağınıklığı ile alakalı kırmızı görünüyoruz. Vakaların belli bir noktada yoğunlaşması yok. Vaka sayısında ve PCR testi pozitifliğinde artış var ancak bu her bölgede var. Marmaris, Bodrum, Fethiye, Kavaklıdere, Yatağan ve Datça'da da olunca kızarıyor tabi. Belli bir bölgede yoğunlaşma yok genelde bir artış var. Endişe elbette duymalıyız. Çünkü genç nüfus aşıya karşı direnç gösteriyor. Bunu kırmak lazım ve bunun içinde elimizden geleni yapacağız toplum olarak. Herkes üzerine düşen ne ise onu yapmalı.” dedi.

Bu haber toplam 291 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.