Danışman Gencer geleceğe ışık tutuyor

Danışman Gencer geleceğe ışık tutuyor

GÜZİDE KASIM2010 yılından 2020 yılına kadar özel bir okulda çalışan Psikolojik Danışman ve Rehber Öğretmen Müge Gencer kendi ofisini açarak öğrencilere daha kaliteli hizmet veriyor.Ofisinde öğrenci koçluğu aynı zamanda YKS LGS tercih uzmanlığı danışmanlığı, aile danışmanlığı endişe ile başa çıkma, zeka türleri gibi konularda hizmet ve birebir ilgi online ya da yüz yüze eğitim de veren Danışman Gencer,  kendisinin başarılı eğitim...

A+A-

GÜZİDE KASIM

2010 yılından 2020 yılına kadar özel bir okulda çalışan Psikolojik Danışman ve Rehber Öğretmen Müge Gencer kendi ofisini açarak öğrencilere daha kaliteli hizmet veriyor.

Ofisinde öğrenci koçluğu aynı zamanda YKS LGS tercih uzmanlığı danışmanlığı, aile danışmanlığı endişe ile başa çıkma, zeka türleri gibi konularda hizmet ve birebir ilgi online ya da yüz yüze eğitim de veren Danışman Gencer,  kendisinin başarılı eğitim sürecini ve öğrencilerine geleceklerine yönelik verdiği eğitim hizmeti ile ilgili gazetemize konuştu.

Psikolojik Danışman Gencer, “Ortaca Lisesi mezunuyum. 2009 yılında da felsefe bölümünden mezun oldum. Aynı zamanda PDR diploması ile de mezun oldum.  Ortalamam yüksek olduğu için onun dışında da psikoloji ve yüksek lisansım var. Yanı sıra PDR sertifikamız, aile psikolojisi, motivasyon, endişeyle başa çıkma, öğrenci koçluğu ve zeka türleri gibi sertifikalarımda var.  Yani aslında hizmet verdiğimiz olay ne psikoloji ne de PDR sadece. Zaten okullarda rehber öğretmenlik adına çalıştığımız için çocuklarla yaptığımız YKS ve LGS sistemi üzerine çalışmalar olduğu için ben de ofisimize sadece öğrenci koçluğu ve YKS-LGS üzerine çalışıyorum. Aynı zamanda kendim tercih uzmanıyım. 50’den fazla eğitime de katıldım tabi eski okulumun da destek olmasıyla da çok iyi çalışmalar sertifikalar elde ettim. O yüzden tercih uzmanlığı kısmında da çocuklarıma, özellikle YKS konusunda bir on yıldır tercih uzmanlığı veriyorum” dedi.

Randevu sistemi ile çalıştıklarını dile getiren Danışman Gencer, “Artık tam açılma dönemine girildikten sonra Pazar günü hariç haftanın dışında hemen her gün biz buradayız. İki kişi çalışıyoruz eski öğrencilerimden Bilge Ceylan da benimle birlikte. PDR öğrencisi kendisi. Güzel işler yapmaya çalışıyoruz. Psikolojik Danışmanlık Merkezi (psiko.dansmanlk) sosyal medya hesabımızdan ve 0530 635 64 82 telefon numaramızdan öğrenciler bize ulaşabilirler” diye konuştu.

ÖNCELİK HİZMET

Amaçlarının para kazanmak olmadığının altını çizen Psikolojik Danışman Gencer, önceliklerinin hizmet olduğunu kaydetti.

Gencer, “Hizmet veremeyeceğimiz bir durumda olabiliyor elbette. Öğrencimi haftada bir kez görmek istiyoruz. Haftada iki gün gelmek isteyen de kendi inisiyatifine kalıyor. Bu durum ne aileyi zorluyor ne de öğrenciyi. İstediği konulara özgü onlara hizmet veriyoruz. Buradan deneme sınavlarını, gerken kaynakları biz kendimiz veriyor, hatta biz kendimiz uyguluyoruz. Ardından gittiği okulu ya da özel ders aldığı öğretmen ile bir ekip çalışması oluşturup sonuçlarını değerlendiriyoruz. Ofisimizde rahatlıkla süre sınırlaması olmadan çayımızı, kahvemizi içebiliyor, saatlerce muhabbet edebiliyoruz. İstediğimiz süreyi kendimiz ayarlıyoruz. Biz burada mutluyuz. Bu anlamda da çok olumlu tepkiler aldık. Kendimi burada huzurlu hissediyorum. Gelen öğrencim de deşarj oluyor, biz de deşarj oluyoruz.  Kuralcı bir yer değil burası. Canı isteyen kahvesini yapar canı isteyen yemeğini alır, gelir canı isteyen ağlayarak gelir, çok mutlu olsa da gelir, alışveriş yapmaya çıkmıştır gelir uğrar yanıma. Kısıtlaması, kuralları ve sınırlamaları olan bir yer değil burası. Sadece herkes rahat olsun yeter. Prensibim bu benim” şeklinde konuştu.

“EĞİTİM MÜFREDATLA UYUMLU”

Hizmet saatinin öğrencinin durumuna ve deneme sınavlarına göre değiştiğini söyleyen Danışman Gencer, “Öncesinde öğrenci ile konuşuyoruz ne yaptığı ne yapmadığını. Önemli olan çocuk için haftalık program hazırlıyoruz. Müfredatla uyumlu verdiğimiz kaynakları, her hafta düzenli bir şekilde takip ediyoruz. WhatsApp’tan atıyoruz programları, öğrencilerde uygulayıp bize geri dönüş yapıyorlar” dedi.

“OKULLARDA EKSİKLİK DEĞİL, YETERSİZLİK VAR”

Bu tarz eğitim ve psikolojik merkezlerin açılmasının okuldaki eğitim, öğretimin eksikliği değil de yetersizliği olduğunu belirten Psikolojik Danışman Gencer, “Örnek veriyorum okulda rehber öğretmenisiniz ve on tane çocuk sizinle görüşmek, çalışmak, size program hazırlatmak istiyor ama sizin çocuğa ayırabildiğiniz süre sadece beş dakika oluyor” dedi.

“SINAVLAR KARAKTERİ BELİRLEMEZ”

Sınavların çocukların karakterini değil, başarısını ya da başarısızlığını belirlediğini ifade eden Psikolojik Danışman Gencer, “Velilerimiz, sınavları çok içselleştiriyorlar. Beklenti çok yüksek oluyor ya da sıradan oluyor. Çocuklar bu durumda, ‘kötü bir çocuk muyum, kötü bir öğrenci miyim, ailemi hak etmiyor muyum’ diye düşünmeye başlıyor. Karakterinizin iyi ya da kötü olması çocuklarınızın sınav başarınıza bağlı bir şey değildir. Bugüne kadar Türkiye derecesi yapmış öğrencilerimin hepsi günde oturup 10 saat 15 saat çalışan çocuklarda değil. Evet, çocuk çalışmış ama birinci sınıftan itibaren her gün bir saat sistemli bir şekilde çalışmış. Hepsi de Türkiye’de çok iyi üniversiteleri, iyi derecelerle kazanan öğrenciler. Artık veli gruplarımızda bilinçli. Çocuklarını erkenden hazırlamaya teşvik ediyor ve sürekli araştırarak, soruyorlar” diye konuştu.

“ÖĞRENCİNİN ÖNCELİĞİ İMKANLAR”

Öğrenci ve veliler arasında tercih zamanında yıllardır mücadele ettiği konuyu ele alan Danışman Gencer, “Çocuk Eşit ağırlıkta ve ilk 500 de ailesi hukuk okumasını istiyor ama çocuğun okumak istediği Sabancı da ya da Koç Üniversitesi’nde iktisat okumak. Burada da karşımıza çıkan üniversite mi, bölüm mü? Veli’ye sormadan öğrenciye ilk önce şunu söylerim, ‘Senin için bölüm mü önemli yoksa üniversite mi? O da hocam ne yapmam gerekiyor der. Şimdi şöyle bir şey var bazı bölümler vardır ki tıp, hukuk, psikoloji gibi ve mühendisliğin birkaç bölümü gibi. Bu bölümleri Türkiye’nin neresinde okuduğunuzun hiçbir önemi yoktur. Her şekilde prestijidir ama bazı bölümler vardır ki yani sizi iler ki dönemlerde çok isteyerek gitseniz de sizi zora sokabilir. Bu konuda dikkat etmek gerekir. Bazı üniversiteler de var bölüm mü üniversite mi ayrımında evet üniversite dedirtir. Bir işletme bölümü okursunuz ama üniversitenin ikinci sınıfında çok iyi prestijli bir yerde işe girersiniz. Son üç yıldır öğrenciler Boğaziçi, Sabancı, Koç, Bilkent, Özyeğin gibi üniversitelerde kamu, iktisat, işletme, ekonomi gibi bölümleri okumayı tercih ediyor. Yurt dışı olsun iş imkanı olsun çok daha kolay. Öğrenciler artık bilinçli çünkü şunu hesap etti yurtdışına gitmek istiyor, garanti İngilizce ve en az iki üç dilinin olmasını istiyor. Bunu sağlayabilecek bir üniversite istiyor.  Burslarından faydalanılabilecek bir üniversitede okumak istiyor” dedi.

Bu haber toplam 1081 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.