Son dönemde Yunanistan’ın açıklamaları ve takındığı tavır önümüzdeki günler için beni endişelendiriyor. Aslında hesap belli ancak hesabı ödemek için kasaya kim gidecek belli değil. Ege kıyısında Yunanistan’a en yakın noktada bulunan Muğla bu sorunu önümüzdeki günlerde fazlasıyla yaşayacak gibi. Ukrayna Rusya geriliminde olduğu gibi şimdilerde de Yunanistan’ı pışpışlayıp üzerimize yollama derdinde olanlar var. Bunlar yeni planlar değil aslında. Uzun zamandır tehlikenin farkındayız ancak sorun kapımızın önüne kadar geldi dayandı. Yunanistan Miçotakis önce ABD senatosu ardından da AB Parlamentosunda yaptığı konuşmalar sonrası sözde stratejik ortaklarımız tarafından ayakta alkışlanması aklıma 2002yılında Amerika da Nevada çöllerinde Türkiye hariç tüm NATO ülkelerinin davetli olduğu tatbikat geldi.  

***

Millennium Challenge 2002 24 Temmuz – 15 Ağustos 2001 arasında gerçekleşti. Bu tatbikata Türkiye hariç tüm NATO ülkeleri davetliydi ve katıldı. Tatbikatın senaryosu ise epeyce dikkat çekiciydi. Bunun sadece senaryoda kaldığını düşünmek için dünyada yaşamıyor olmak demek. 

Senaryosu enteresan derecede tanıdık gelecek bir sanal tatbikat. Bütün güçler bilgisayar üzerinde real time strategy oyunu gibi konuşlandırılarak yapılmıştır.

Senaryo,  hedef ülkede meydana gelen çok yıkıcı bir depremle başlar. Bu arada depremle eş zamanlı olarak uluslararası bir mahkeme, ülkenin sınırlarıyla ilgili ve çıkarlarına ters bir karar alır. Bu arada da sorun olan ada devletiyle ilgili uluslararası güçler, hedef ülkeye çözüm önerir. Zor durumda olan siyasiler öneriyi kabul etmek zorunda kalır. Bunun üzerine askerler yönetime el koyup ülkede otoriter bir yönetim kurarlar. Sonrasında ada devletini ablukaya alırlar ve ABD askerleri, 96 saat içerisinde söz konusu ülkeye müdahale eder.

Senaryo bu ancak sanal tatbikatta olanlar biraz farklı. Önce bir senaryoya bakalım şöyle ayrıntılı. Akdeniz'de bir ada sorunu yaşayan ve birçok azınlık barındıran bir ülke var tanıdık geldi mi? devam edelim. Bu ülke stratejik açıdan iki kıtayı birbirinden ayıran bir su yolunun üzerinde ve iki kıtada birden toprağı var. Allah, Allah hangi ülke acaba? Bak sen şu işe, uluslararası güçler bu ada için bir çözüm öneriyor, siyasiler kabul ediyor, halk kabul ediyor ama genel kurmay başkanlığı "olmaz öyle mavra" diyor.  Siyasiler bastırınca da ordu yönetime el koyuyor ba ba ba ba... Bunun üzerine, faşist generallere bir ders vermek isteyen USA olaya dalıyor. Senaryo bu...

***

Sanal Tatbikat başlıyor. Amerika ilk önce haberleşmeyi ortadan kaldırıyor, elektrik hatlarını işe yaramaz hale getiriyor. ulaşım duruyor. Haaa... Bu arada bir de düşman kuvvetlerini temsil eden bir Amerikalı general var. Adam oyunu ve aldığı maaşı hak ederek kendi ülkesini temsil eden Amerikan generallerini bozguna uğratıyor. İlk şoku atlatınca, haberleşmeyi atlarla, katırlarla sağlıyor gemileri batırıyor, taburlarca askeri yok ediyor ve Amerikan ordusu darmadağın oluyor. Bunun üzerine, sanal ortamda, Bush ve Amerikan Genel Kurmay Başkanının emriyle batan gemiler tekrar su üzerine çıkıyor, askerler tekrar canlanıyor ve savaşa dönüyorlar. Nafile. Bu büyük sanal bozgun sonrasında düşman (Türkiye)  temsil eden general açığa alınıyor.

***

Millennium Challenge kelime anlamı olarak da istediklerini açıklıyor. Meydan okumak anlamına gelen Challenge hazırlıkları bu günlerde Yunanistan üzerinden başladı. Benim neden bu kadar bunun üzerine düştüğüme gelince ise. Senaryonun tamamında yapılan çıkarmalar, füze atışları ve hava saldırısı ilk olarak Muğla’yı vuruyor. Meraklısı internet ortamında arama motorlarında Challenge 2002 yazarak tüm tatbikatı ve senaryolarına erişebilir. Kısa bir hatırlatma bulacağınız senaryoları farlı yabancı sitelerden de teyit alınız ki neden Muğla ve Türkiye için endişe ettiğimi anlarsınız.