Asiye Kemik

Asiye Kemik

ÇÜNKÜ BAZI MASALLAR UYANDIRIR/ KÜÇÜK PRENS’E DAİR

A+A-

Yetişkin bireylerin okuması gereken çocuk kitaplarındandır, Küçük Prens. Kitabın yazarı, Fransız bir savaş pilotu olan Antoine de Saint- Exupery’dir. Kitap, yazarın çocukluğuna ait bir anıyı anlatmasıyla başlar. Altı yaşındayken, avını yutmakta olan boa yılanı resminden etkilenen yazar, fil yutmuş bir boa yılanı resmi çizer ve çevresindeki büyüklere göstermeye başlar. Ancak resmi  gören büyükler bunu bir şapka zannederler. Ve yazara resim yerine matematik, tarih, coğrafya gibi derslerle ilgilenmesini tavsiye ederler, yazar da resim yapmayı bırakır ve pilot olur.
Pilotun uçağı bir gün arıza yapar, Sahra çölüne düşer. Ve pilot gece kumların üzerinde uyurken küçük bir çocuğun sesiyle uyanır. Bu küçük çocuk, başka bir gezegenden gelmiş olan Küçük Prens’tir. Küçük Prens, pilottan -gezegeninde yetişen baobab ağaçlarını yemesi için-  bir koyun resmi çizmesini ister. Ancak koyunun gezegenindeki çiçeğini yemesini istememektedir. Çünkü Küçük Prens’in gezegeninde iletişim kurabildiği tek canlı bu çiçektir. Ancak bir gün çiçekle kavga eder ve başka gezegenleri ziyaret etmek üzere yola çıkar. 6 gezegeni ziyaret eden Küçük Prens, 7. gezegen olan Dünya’ya yolu düştüğü sırada ise pilotla karşılaşır ve gezegenlerde karşılaştığı olayları pilota anlatır.
Kitapta bu 6 gezegende yaşayan insanların davranışları tipleri üzerinden yaşama dair bazı eleştiriler yapılır.
***
Gezegenin birinde bir kral yaşamaktadır. Ve bu gezegen otorite tutkusunu temsil etmektedir.
Diğer gezegende bir sarhoş yaşamaktadır. İçki içmesinin nedeni içki içmekten utandığını unutmaktır. Bu gezegen bir kısır döngüyü, umutsuzluğu ve unutma isteğini temsil etmektedir. 
Bir diğer gezegende kendini beğenmiş ve övgü almaktan hoşlanan bir adam yaşamaktadır.  Zira “Kendini beğenmişler, övgülerden başka hiçbir şey duymazlar.” 
Öteki gezegende sürekli olarak önemli işleri olduğunu düşünen, hayal kuramayan, çevresindeki güzellikleri fark edemeyen bir iş insanı yaşamaktadır. Bu gezegen hiç bir amaç olmadan sahip olma tutkusunu ifade etmektedir. 
Bir başka gezegende kendisine verilen emirleri sorgulamadan yerine getiren bir fenerci yaşamaktadır. Bu gezegen sorgulamadan yapılan görev duygusunu temsil etmektedir. Bir diğer gezegende ise bir coğrafyacı yaşamaktadır. Bu gezegen ise bilimin, kim ve ne için yapıldığının unutulduğu bilim anlayışını sembolize etmektedir. Küçük Prens gezisinin sonunda "şu büyükler, kesinlikle çok ama çok tuhaf insanlar” der.
Son olarak ise Küçük Prens’in yolu Dünya’ya düşer. Dünya’nın diğer gezegenlerden farkı  ise önceki gezegende görmüş olduğu insanların pek çok örneğinin burada yer alıyor olmasıdır. Kitapta Küçük Prens’in Dünya yolculuğu sırasında karşısında çıkan diğer güller, tilki ve yılanla olan konuşmalarına da yer verilmiştir. 
Küçük Prens, Dünya’ya ayak bastığında yılandan başka hiç kimseyi göremez. Ve yılana hangi gezegende  olduğunu sorar. Dünya’da olduğunu söyler yılan. “O halde Dünya’da hiç insan yok” der Küçük Prens. “Burası çöl” der yılan “çöllerde insan olmaz”. 
“ İnsan kendini çölde yalnız hissediyordur “der Küçük Prens. 
“İnsanların arasında da öyle hissedersin, arada pek bir fark yoktur” diye ekler yılan…
***
Dünya’da yolu bir gül bahçesine düşen Küçük Prens, burada kendi çiçeğine benzeyen binlerce çiçekle karşılaşır ve hayal kırıklığına uğrar. Zira kendi çiçeğinin biricik ve eşsiz olduğunu zannetmekteydi…
Daha sonra bir tilkiyle karşılaşan Küçük Prens, dünyada bir tilkiyi evcilleştirir ve onunla arkadaş olur. Çünkü tilki Küçük Prens’ten kendisini evcilleştirmesini ister ve şunları söyler; “Yalnız evcilleştirdiğin şeyleri tanıyabilirsin, insanların tanımaya ayıracak zamanları yok artık. Aldıklarını hazır alıyorlar dükkanlardan. Ama dost satan dükkanlar olmadığı için dostsuz kalıyorlar. Dost istiyorsan beni evcilleştir işte…” “Evcilleştirmek için ne yapmalıyım?” diye sorar Küçük Prens, “Çok sabırlı olmalısın. Önce benden biraz ötede çimenlerin arasında oturacaksın. Ben seni göz ucuyla süzeceğim, sen ağzını açmayacaksın. Çünkü sözcükler, yanlış anlama kaynağıdır. Her gün biraz daha yakınımda oturursun” der tilki.
Tilki, Küçük Prens’e son bir sır daha verir: "İşte sırrım, çok basit: İnsan ancak yüreğiyle baktığı zaman doğruyu görebilir. Gerçeğin mayası gözle görülmez” der. Küçük Prens bu arkadaşlık sürecinde o tilkinin diğerlerinden daha özel olduğunu anlar. Ve tıpkı tilki gibi çiçeğinin de biricik ve özel olduğunu fark eder. Ona ait olanı önemli kılan şeyin onun için harcadığı zaman olduğunu idrak etmiştir artık. “Gülünü bunca önemli kılan uğrunda harcadığın zamandır” çünkü. Küçük Prens de hem tilki için hem de gülü için zaman harcamış, emek vermiştir.
“Dünya’da insanlar” der Küçük Prens “bir bahçede beş bin gül yetiştiriyorlar, yine de aradıklarını bulamıyorlar, oysa aradıkları tek bir gülde, bir damla suda bulunabilir. Ama gözler kördür. İnsan ancak yüreği ile baktığı zaman görebilir…” Ve Dünya’da binlercesi olduğu halde kendi gezegeninde bakmakla sorumlu olduğu çiçeği vardır Küçük Prens’in, artık geri dönmek ister.
Küçük Prens koyununun çiçeğini yememesi için yazardan bir ağızlık çizmesini ister. Yazar da çizer ve Küçük Prens’e verir. 
Yazar ertesi gün Küçük Prens’i bir yılanla konuşurken bulur. Yılan, Küçük Prens’i evine dönmesi için zehirlemiştir. Küçük Prens yazara ölmeyeceğini evine gideceğini söyler ve kumların üzerine yığılır. Uçağını tamir ederek ülkesine geri dönen yazar o günden sonra bir daha Küçük Prens’i görmez ve altı yıl sonra bu öyküyü kaleme alır. "Eğer yolunuz Afrika'ya düşerse, eğer bir çocuk size doğru geliyorsa, gülüyorsa, altın sarısı saçları varsa o olduğunu hemen anlayacaksınız. O zaman n'olur, beni böyle kederler içinde bırakmayın geri döndüğünü yazın..." diyerek öyküsünü sonlandırır.
Ben de yazımı Küçük Prens kitabını okuduktan sonra kitabın arkasına kendime yazmış olduğum iki notla sonlandırmak istiyorum;
1- Mayasını bilmediğim nice ‘gerçekler’ var hayatımda.
Gerçeğimin mayasını görmeyen nice insanlar…
2- Uğruna harcadığın zaman boşa gitmiş olsa bile, gülünü ayrıcalıklı kılmıştır bir kere…Şimdi harcadığın zamana yanabilir ya da bir zamanlar özel olan o güle sana öğrettikleri için teşekkür edebilirsin.
Teşekkür ederim…

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.